İran‘da bir tuz madeninde keşfedilen ve “Tuz Adamları” olarak bilinen mumyalar, arkeolojik açıdan büyük önem taşıyor. En eskisi 10.000 yıldan fazla olan bu mumyalar, doğal yolla korunmuş halde bulundu.
1993’te ilk mumyanın keşfinden bu yana, toplam altı bütün mumya ve çeşitli vücut parçaları bulundu. Tuzun nem çekici özelliği ve oksijensiz ortam, cesetlerin olağanüstü iyi korunmasını sağladı.
Mumyaların çoğunun maden çökmelerinde öldüğü düşünülüyor. Bazılarının kolları hala yukarı kalkık halde, ölüm anındaki pozisyonlarıyla korunmuş durumda. En etkileyici örnek, 16 yaşında bir madenciye ait olan dördüncü “tuz adam”. Mağara çökmesiyle ezilmiş halde bulundu.
Araştırmacılar, mumyaların saç, sakal, giysi ve hatta iç organlarını inceleyebildiler. Bu sayede, eski İranlıların yaşam tarzları hakkında değerli bilgiler elde edildi. Örneğin, bir mumyada bulunan tenya yumurtaları, o dönemde çiğ veya az pişmiş et tüketildiğini gösteriyor.
Mumyalarla birlikte çeşitli eşyalar da bulundu: demir bıçaklar, yünlü giysiler, gümüş iğne, deri ip ve çömlek parçaları gibi.
Şu anda dört mumya, İran‘daki müzelerde sergileniyor. Zanjan Arkeoloji Müzesi üç erkek ve bir kadın mumyaya ev sahipliği yaparken, ilk bulunan mumyanın başı ve ayağı Tahran’daki İran Ulusal Müzesi’nde görülebilir.
Bu eşsiz keşif, antik Pers döneminin yaşam ve ölüm koşullarına ışık tutuyor ve dünya çapında bilinen tek tuz mumyaları olma özelliğini taşıyor.