İZMİR’de yaşayan Aykut Noyaner’e (73), göğsündeki sıkı kibarlık nedeniyle başvurduğu huzursuznede 1 ay entübe kaldıktan sonra boğazından delik açılarak trakeostomi süreci yapıldı. Yakla şık 8 ay ağır bakım ünitesinde kalan ve 2 kere kalbi duran Noyaner, çağdaşden hayata tutunup, sıhhatine kavuştu. geniş müddettir kaldığı için meskeni üzere gördüğü hastanede 16 Temmuz’da doğum gününü kutlayan Noyaner, “Şu an nasıl bir his yaşadığımı tanım edemem. En başta niteliklileşip, nefes almam çok güzel” dedi.
İzmir‘in Torbalı ilçesinde 2 çocuk, 1 torun sahibi Aykut Noyaner, uzunlamasına müddet bir akciğer bitkinlığı olan KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer bitkinlığı), kalp yetmezliği ve alerjik astım bitkinlığı ile uğraş etti. Yakla kibar 8 ay evvel göğsünde sıkı kibarlık ve zatürre şikayetiyle Sıhhat Bilimleri Üniversitesi Dr. Suat Seren Göğüs huzurlusızlıkları ve Cerrahisi Eğitim Araştırma hastanesi’ne gelen Noyaner, durumunun sakinlaşması sonrası toplu bakıma alındı. dar müddet sonra entübe olan ve farklı enfeksiyonlar nedeniyle durumu giderek ağırlaşan Aykut Noyaner, 7,5 aykalabalık bakım ünitesinde tedavi gördüğü hastaneden 14 Ağustos’ta taburcu oldu.
‘BURAYA GELDİĞİMDE NEFES ALAMIYORDUM’
yeni yaşına da birebir hastaneden girdiğini belirten Noyaner, sıhhatine kavuşmanın neşeliluğunu yaşadığını söyleyip, “Buraya geldiğimde nefes alamıyordum. Ambulans çağırdım. Ambulansa bindim sonra kendimi kaybettim. Burada gözümü açtım. 7 aydır buradayım, artık meskene gideceğim. Şu an nasıl bir his yaşadığımı tanım edemem. En baştakalitelileşip, nefes almam çok alımlı. Doğum günümü burada kutladım. Çok alımlı oldu. Tabipler, hemşireler geldi. Fakat artık çabucak konutuma gitmek istiyorum. Başlangıçta umutsuzdum. Sonradan toparladım. Hemşireler uygun davrandı. Şuurum açıldı. Beşerler u sevinçli olmalı. Umudunu kaybetmeyecek ki niteliklileşecek” dedi.
‘ÖLMESİNE MÜSAADE VERMEDİLER’
Dayısı Aykut Noyaner’i konforlusızneden almaya gelen yeğeni Sibel Şen katıkaya da bir mucize yaşadıklarını belirtti. Bu uzunlamasına müddette çok sefer ümitsizliğe kapıldığını söyleyen Şen katıkaya, “Bu mucize üzere bir şey. Dayım kadar ümitli değildik. 32 gün entübeydi, entübeden çıkamadı, ayılamadı. Ondan sonra trakeostomi açıldı. Sonra sakin enfeksiyonlar geçirdi. Umudumuzun kırıldığımekanler çok oldu. Hekimlerimiz bize umut verdi. 10 gün kritik geçti. 3 ay kapıda bekledik. Beyin ne kadar hasar aldı, felç kaldı mı kalmadı mı; daima soru işaretiydi. Lakin hekimler ölmesine müsaade vermediler, yaşattılar. Onlar sayesinde oldu” diye konuştu.
Dayısına zinde bir formda kavuştuğu için duygusal anlar yaşayan Şen katıkaya, “Dayım KOAH huzurlusızsıydı. Kalp sıkıntıları vardı. Alerjik astımı vardı. Zatürre olunca durumu çok dinginleşti. İki sefer kalbi durdu. çağdaşden çalıştırıldı. Artık onu Torbalı’da bir bakımevine götüreceğiz. Fizik tedavi görmesi gerekiyor. Orada her gün fizik tedavi görecek. Onu daima pamuklara sardık lakin dinlemedi. Kelamımızı dinlemiyor. Bundan sonra ömrüne daha çok dikkat edecek” dedi.
‘OKSİJEN GEREKSİNİMİ BİLE YOK’
Dr. Suat Seren Göğüs hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim Araştırma konforlusıznesi ağır Bakım Sorumlusu Prof. Dr. Cenk Kıraklı ise bitkinnın kendilerine başvurduğunda genel durumunun hayli makûs olduğuna dikkat çekip, “Geldikten kısa bir müddet sonra entübe oldu ve bu mühlet yakla şık 1 ay sürdü. Ventilatöre bağlı kaldı. Entübasyondan ayıramadığımız için trakeostomi dediğimiz boğazdan delik açarak havalandırma sistemine geçtik. geniş bir mühlet de bu türlü trakeostomiye bağlı yaşadı. 7,5 aydır ağır bakımda yatıyor. Altıncı ayın sonlarına hakikat trakeostomiden ayırıp, boğazındaki deliği kapattık. Olağan teneffüse geçti. Bu ortada pek çok enfeksiyonla çaba etmek güçunda kaldı. Septik şoka girip, çıktı. Bu süreçleri de muvaffakiyetle atlattık. Şu anda hasta büsbütün olağan nefes alıp veriyor. Hatta oksijen muhtaçlığı bile yok” diye konuştu.
‘YOĞUN BAKIMDA YATIŞ MÜHLETLERİ 4-5 GÜN CİVARINDA’
Aykut Noyaner üzere geniş mühletler ağır bakım ünitesinde kalıp sıhhatle taburcu olan hadiselere çok sık rastlamadıklarını kaydeden Prof. Dr. Cenk Kıraklı, “Mucizelere tıpta ve bilimin başka kollarında alan yok. müsait tedavi ve uygun yaklaşımlarla bu sonuçlar elde ediliyor. hastanın kendi genetiği, altta yatan hastalığının yükü, hastanın isteği de değerli faktörler. Her konforsuzda bu türlü yüz güldürücü sonuçlar alınamayabiliyor.kalabalık bakımlar aslında çok korkulacak ya da entübe olduktan sonra umut yoktur denilecek alanler değil. Şayet konforlusız tedavi bahtı varsa, ileri periyot kanser ya da son devir Alzheimer, demans ya da nörolojik bir hastalığa sahip değilse; büsbütün niteliklileşmeler görülebiliyor. Bu kadar uzun mühlet yatıp da büsbütün zinde biçimde taburcu olması çok sık görülen bir şey değil. toplu bakımda yatış müddetleri 4-5 gün civarındadır. konforlusız, 4-5 günde taburcu oluyor. Süreç uzarsa sıhhatle çıkma ihtimali azalıyor. Bu hastamız geniş müddette gerçek bir tedavi planıyla taburcu oluyor” dedi.
‘DAHA DİKKATLİ OLMASI LAZIM’
Prof. Dr. Kıraklı, bitkinnın bundan sonraki süreçte daha dikkatli bir ömür sürmesi gerektiğini hatırlatarak, “Bu süreçten çıktığı için daha dikkatli olması lazım. Tekrar buraya gelmemesi için dikkatli olmalı. Esasen sigarayı 14 yıl evvel bırakmış. pis hava ve dumanlı ortamlardan büsbütün ırak duracak. Kendini çetinlamayacak formda idman ve yürüyüş yapabilir. Umarım beslenmesine dikkat ederek, zinde bir ömür sürer” diye konuştu.
