Okul öncesinde yapılan kontroller ve erken müdahaleyle çözüme kavuşan göz sağlığı sıkıntıları öğrencinin eğitim hayatındaki başarısına önemli ölçüde katkı sağlıyor.
Problem varsa erken müdahaleyle çözülmesi gerektiğini belirten Öztürk, “Çocuklarımıza en azından diyalog kurabileceğimiz, sorularımıza cevap vereceği bir yaşa doğru mutlaka görmek istiyoruz. Çünkü görme seviyelerinin iyi olduğundan yüzün tam gördüğünden emin olmamız gerekir. Bu aşamayı da eğer atlatmışsak, çocuklarımızda okul öncesinde altı, yedi yaş mutlaka bir kontrol edilmesi gerekiyor. Bu dönemde herhangi bir problem yoksa daha sonraki dönemlerde ağustos sonu eylül başı çocuklarımızı rutin olarak kontrolden geçirmek gerekir.” dedi.
Öztürk, ailelerin genelde çocuklarıyla ilgili herhangi bir göz problemi olmadığını düşünmediklerinde her iki gözünün de sağlam olduğunu düşündüğünü ve bunun yanlış olduğunu dile getirdi.
Dikkatten kaçan küçük bir problemin sonrasında sıkıntıya yol açabileceğini aktaran Öztürk, şöyle konuştu:
“Bunların atlanmaması açısından düzenli kontrollerin yapılması burada önem taşıyor. Her iki gözünün de iyi göründüğünden mutlaka emin olunması gerekir. Bu olduktan sonra, olduktan sonra muayene süreleri belki atlanabilir ama bunu mutlaka hani yapmak zorundayız. Çünkü okul çağına gelip bir okul öncesi çocuğumuzu muayeneye götürelim dediğimiz zaman çoğu zaman iş işten geçmiş olacaktır. Çünkü gözün görme gelişimi, görme seviyesinin gelişimi altı yaşına kadar tamamlanmakta ve bu saatte sonra yapılacak olan tedavilerin de maalesef hiçbir şekilde hani geriye dönüşü olmamaktadır. Mücadele edilse bile üç, dört yaşında yapacağımız tedavinin sonuçları gibi olmayacaktır açıkçası.
Bilinçli olmak, ailecek çocuklarımızı rutin olarak bir göz muayenesinden en erken yaşlarda geçirmemiz gerektiğini bilmek, aile içerisinde göz açısından problem varsa mutlaka ve mutlaka yani bu bilinçli olup bu kontrolleri ihmal etmemek çok büyük önem taşımaktadır. Göz konusu başarıyı ciddi anlamda etkiliyor. Hem okul öncesi hem okul başladıktan sonraki görme muayeneleri otomatikman o çocuğun hayatını şekillendirecek öneme sahip oluyor.”
